Moonscars, Blasphemous ve Hollow Knight gibi bir 2D Souls-like oyunu. Çıktığı gün Game Pass sistemine gelecek olmasıyla da birçok oyuncuda merak uyandırıyor. Bakalım, son dönemlerde revaçta olan bu türün yeni temsilcisi Moonscars nasılmış?
Esintiler ve Yanlış Anlaşılmalar
Öncelikle bir şeyi açığa kavuşturmamız gerekiyor: Başka oyunlardan esinlenmek, onlara benzer işler çıkarmak oyun sektörü için bir klasiktir. Başka yerlerde bazen görüyorum, “şunun çakması, bunun çakması” diye konuşabiliyor insanlar. Bunlar bazı açılardan söylenebilecek bir şey olsa da çoğunlukla hatalı. Çünkü oyun sektörü rogue-like, souls-like gibi isimleri kendine koyarak ilerliyor. Yani, sektörün kendisi bile bunu kabul ederek ilerliyor. Aynı şekilde Moonscars da kendinden önceki oyunlara epey benzerlik içeriyor.
Bu benzerliklerden en önemlisi Blasphemous oyunundan olmuş. Oynanış bakımından bazı parçaları oradan almış olsa da üzerine yeni eklentiler de eklemiş. Bu eklentiler arasında ikinci bir silah kullanımı en çok hoşuma giden şeylerden birisi oldu. Oyunun yeni eklediği sistemlerinin detayına girmeyi çok istemiyorum. Ancak oralarda bir yerlerde Hollow Knight veya Blasphemous tarzında oyunları sevenler varsa Moonscars’ın eklediği sistemlerden de hoşlanacağını söylemek pek de yanlış olmaz.
Atmosferin Gücü
Atmosfer, atmosfer, atmosfer… bu şey bir oyun kötü olsa bile o oyunu oynanabilir kılan şeylerdendir. Sesler, çizimler ve müziklerin birleşimi atmosfer demektir ve eğer atmosferiniz kuvvetliyse o oyunda sadece yürüyor bile olsanız bunu fark etmeden saatler geçirebilirsiniz. İşte Moonscars bu konuda iyi iş çıkartmış diyebilirim.
Koyduğum örnek resimlerden de gördüğünüz gibi, Moonscars’ın çizimleri gerçekten çok güzel. Kendine has bir tarz yakalamayı başarmış. Ses efektleri de yine iyi seviyede olsa da müzikler konusunda bunları pek söyleyemem. Müzikler, ortamın havasını yansıtabilse de akılda kalır bir tarafları yok. Oyunu oynarken açıp da sonradan dinlemek isteyeceğim bir müzik hiç olmadı. Ancak yine de sizleri atmosferden koparan bir durum söz konusu değil. Aksine, müzikleri yeterince iyi olmasa bile, her elementiyle oyun sizleri içine çekmeyi başarmış.
Souls-like Klasiği
Herkesin de bildiği gibi, bosslar bir souls-like klasiğidir. Bu tarz oyunlarda imza niteliği taşır. Moonscars da iyi bosslara sahip. Ancak sonradan tekrar tekrar oynamak isteyeceğim kalitede bir boss pek de yoktu. Bossların zorluğuysa genel olarak ideal seviyedeydi. Adaletsiz hissettiğim veya aşırı kolay bulduğum hiç olmadı. Hollow Knight veya Blasphemous ile kıyaslayacak olursak Moonscars’ın bir tık geride kaldığını söylemek yanlış olmaz.
Bu tür oyunlarda olan bir başka şey ise bir tutorial bossu olmasıdır. Moonscars’da oyuncuya tutorial bossu niyetinde sunulan bir boss yok. Oyunun karşınıza çıkaracağı ilk bossu tutorial bossu olarak kabul ediyorsunuz. Bunda bir sıkıntı olmasa da benim tercihim bu yönde olmayabilirdi.
Hikayenin Sunuluşu
Hikayenin sunuluşu da aslında souls-like oyunlar arasında genel olarak hep benzerdir. Üstü kapalı anlatım, net cevap vermeme, karanlık bir atmosfer gibi sıralayabiliriz genel hatlarını. Moonscars neredeyse bütün klasik souls-like hikaye anlatım tarzlarına sahip. Bu kimisi için bir artıyken kimisi için bir eksi olabilir. Açıkçası, hikaye benim oyunlarda pek de taktığım bir şey değil. Ancak Moonscars özelinde gözüme batan bir şey oldu. Seslendirme yapacak bütçeniz yoksa veya bunu tercih etmiyorsanız, karakterleri konuşturmanın farklı yollarını ararsınız. Bu çoğu indie oyun için geçerlidir. Mesela, Celeste’de her karakterin kendine has bir konuşma sesi vardı. Moonscars’da ise çok nadir, bazı karakterler hariç ekrana çıkan diyaloglarda ne o karaktere özel bir ses var ne de çıkan yazıya özel bir animasyon. Zaten hikayenin sunuluş şekli çok da içine çeken türden olmayan bir oyunda bunun eksiği de biraz gözüme batmadı değil.
Son Sözler
Kendi türünün örneklerinden farklı şeyler ortaya koymaya çalışan Moonscars, 2D souls-like sevenlere tavsiye edebileceğim bir oyun olmuş. Özellikle ilk günden Game Pass’e gelmiş olması da oyunun fiyatının ülkemizde diğer indie oyunlara göre yüksek olmasının üstünü de örtüyor.
Yazımızı okuduğunuz için teşekkürler. Dilerseniz Gist 2022’deki Türk Indie Oyunları yazımıza da göz atabilirsiniz. Youtube ve Twitter sosyal medya hesaplarımızı da takibe almayı unutmayın.
2 Comments
Samet
Sayfayı beğenerek takip ediyorum. Çok güzel
Kadir Emre
Çok Teşekkürler, bu tarz yorumlar çok motive edici oluyor.