Skip to content Skip to footer

Dark Souls Serisindeki En Zor 10 Boss

Dark Souls zorluğu ile bilinen bir seri. Kimilerine göre oyunun zorluğu save sisteminden. Kimilerine göre bölümlerin acımasızlığından kaynaklanıyor. Ama herkesin ortak noktada buluştuğu bir konu var. Boss savaşları. Souls oyunlarının en vurucu yanlarından birisi olan boss savaşlarının kırdırdığı oyun kumandalarının haddi hesabı yok. Biz de bu yazımızda bu boss savaşlarından en zorlularını listeledik. Listemiz kolaydan zora doğru sıralanmıştır. Hadi başlayalım. 

10- Dancer of the Boreal Valley

Dark Souls ile az çok ilgisi olan birisinin bile adını duyduğu oynak düşmanımız ‘’Dancer’’. İlk oynayışınızda benim gibi yanlışlıkla oyunun daha henüz başlarındayken bu boss’a girdiyseniz vay halinize. Karakterinizi güçlendirip gittiğinizde bile sizi oldukça zorlayacak bu boss’u yenmenin en etkili yöntemi arkasında durmak. İkinci fazında bizi çok daha zorlayan bu boss için sabır dualarına başlayın. 

9- Knight Artorias

Hikayedeki en önemli karakterlerden birisi, Şövalye Artorias. Yuvarlanıp bir top gibi üzerinize saldıran Artorias kimine göre ilk oyunun en zor boss savaşı. İlk oyunun zayıf olduğu konu olan boss savaşlarının içinde en gözde olanı. Speedrunnerların bile en çok zamanını alan savaş. Hikayeye olan etkisi ve karakterin öneminden dolayı en çok hayran kitlesine sahip karakterlerden birisi. Ve tabi bununla birlikte en sevilenlerden birisi.

8- Fume Knight

Dark Souls 2’nin en zorlayıcı savaşı olduğu konusunda şüphe yok. Büyük kılıcı ile tek bir saldırısı ekranınızın kararmasına sebep vermesi oldukça doğal. Sert ve bitirici saldırılar yapan şövalyemiz sizi epey zorlayacak orası kesin. Crown of the Iron King DLC’sinin son boss savaşı. DLC’nin zorluğu yetmezmiş gibi sona kadar geldikten sonra bu arkadaşla uzun süre uğraşmak biraz yıpratıcı olabiliyor. Bu yüzden kendinizi bunun için hazırlayın. Bol şans.

7- Ancient Dragon

İkinci oyunumuzun gözde ejderhası. Oldukça büyük savaş alanı ve kendi devasalığı ile göz korkutuyor. Korkutmasının da bir sebebi var tabi ki. Devasa boyutu ve dövüş alanının yarısını kaplayan alevi. Alev saldırıları canınızı çok sıkacak orası kesin. Uçup üzerimize alev püskürten bu düşmanımızın can havuzu da oldukça büyük. İkinci oyundaki en yüksek can havuzuna sahip düşmanımız. Yenmek için çok farklı taktikler var. En çok tercih edileni fire damage yükselterek girmek. Ejderhamız ile kapışırken bol şans.

6- Nameless King

Ejderhalardan bahsetmişken. Karşınızda büyük ejderhası ve mızrağı andıran kılıcı ile İsimsiz Kral. Savaş, Nameless King’in etkileyici bir şekilde ejderhası ile uçarak karşımıza çıkması ile başlıyor. İlk işimiz Kral’ı ejderhasından indirmek. Sapıtan kamera açıları ve ejderhanın devasalığının görüş açınızı baya kapatması sonucu çıldırtıcı olabiliyor. Ejderhayı indirdik, şimdi ne olacak? Asıl eğlence şimdi başlıyor, artık üzerinize hiç beklemediğiniz saldırılar yollayarak epey bir zorlayacak kralımız var. Tabi savaşı kazanmanın verdiği o his anlatılmaz yaşanır. 

5- Dragon Slayer Ornstein and Executioner Smough

İki karizmatik altın kaplamalı arkadaş. Arkadaş dediysek de öyle hemen dost canlısı sanmayın. Boşluğunuzu buldukları anda ağzınızdan nefret söylemleri dökülmesine neden olabilirler. İkisinin aynı anda saldırması sizi biraz zorluyor. Birini kestiniz ardından bir rahatlama geldi. Ama oyun sizin erkenden sevinmenizi pek istemiyor gibi. Birini zorluklarla indirdikten sonra diğer arkadaşımız parlamaya başlıyor. Etrafında yıldırımlar beliriyor. “Haydaaa” dediğinizi duyar gibiyim. Yıldırımlı arkadaşla kapışırken başarılar dileyip listemize devam edelim. 

4- Sister Freide and the Father Ariandel

Bir düşmanı 2 kere kesmek zorlayıcı olmalı. Peki her seferinde güçlenen bir düşmanı 3 kere kesmek nasıl hissettirir? Üstelik 2. fazda aynı anda iki düşman ile savaşarak. Birisi elindeki kazan ile üzerimiz koşuyor. Diğer dostumuz ise buz saldırları yapıp kazanlı arkadaşı iyileştiriyor. Baya sinir bozucu olduğu su götürmez bir gerçek. Elinizdeki Estuslar 3 savaş için yetmeyebiliyor. O yüzden karakterin hareketlerini ezberleyene kadar ölüp duruyoruz. Bu boss da ölmek beni o kadar da rahatsız etmedi çünkü hem son kayıt noktası hemen kapıda hem de fazlasıyla epik bir savaş. 

3- Slave Knight Gael

“Hand it over. That thing. Your dark soul.” 

Oklar, şimşekler, uçan saldırılar ve üzerinize fırlatılan onlarca şey. Oyunda ölmekten sinirlenmeyeceğiniz tek boss savaşı olabilir. Özellikle Arka planda çalan o efsanevi müzik ve Gael’in size yaşattığı görsel şölen. İlk fazı oldukça sıradan. Üzerinize uçuyor, atlıyor, kılıcını savuruyor. Diğer fazları ise asıl eğlencenin başladığı yer. Souls serisindeki en epik, hatta kimilerine göre oyun dünyasının en epik boss savaşı. 

2- Manus Father of the Abyss

Karanlık korkusu çoğu insanda bulunan ve aşılması o kadar da kolay olmayan bir şeydir. Manus da bu korkuyu aşamamanız için elinden geleni yapıyor. Her saldırısı öldürücü nitelikte olan kötümüz baya bir öfkeli. Kötümüz diyorum çünkü serideki gerçekten kötü olarak nitelendirebileceğimiz karakterlerin başında geliyor. Üzerimize atlayan, yetmemiş gibi kara büyü ile saldırılarını taçlandıran kötümüz sabrınızı epey bir zorlayacak. 

1- Darkeater Midir

Dark Souls serisindeki en büyük savaş alanına ve can havuzuna sahip ejderhamız. Ejderhaların sonuncusu. Gael’den sonra en epik boss savaşı bu olabilir. Özellikle arka planda çalan o efsanevi müzik. Savaş alanına ilk girdiğimizde yaşanan gerginlik. Ve kocaman bir ejderha ile savaştığımızı bilmenin verdiği korku. Hepsi birleşince ortaya mükemmel bir boss savaşı çıkıyor. Yüksek canından ötürü sizi oldukça zorlayıp zamanınızı çalacak bu ejderhamızda size başarılar diliyorum. Her anın keyfini çıkarın. 

Herkesin mutlaka deneyimlemesi gerektiğini düşündüğüm Souls serisi ie alakalı önümüzdeki günlerde daha fazla içerik ile görüşmek dileği ile. Bugünlük listemizin sonuna geldik. Fakat daha fazla Souls içeriğine açsanız sizi Souls benzeri 10 oyun yazımızı okumaya davet ediyorum. İyi okumalar. 

Leave a comment

0.0/5