Skip to content Skip to footer

CRYSTAL WARS: FINAL FANTASY XVI İNCELEME

GELİŞTİRİCİ
SQUARE ENIX CO., LTD., Creative Business Unit III, Square Enix
PLATFORM
PlayStation 5
ÇIKIŞ TARİHİ
22 Haziran 2023
TÜR
Aksiyon Rol Yapma Oyunu, Dövüş oyunu, Macera Oyunu
DAĞITIMCI
Square Enix
İNCELENEN PLATFORM
PlayStation 5
FİYAT
1499₺
Puanımız
8

Final Fantasy serisi ile tanışmam biraz zaman almıştı. Eskiden çok bilmezdim JRPG tanımını. Ki Final Fantasy 7`nin yeniden yapımı duyurulana kadar. Beni cezbeden grafikler, sıra tabanlı oynanıştan kendini çıkarıp kontrolü tamamen bize vermesi ve daha fazlasıyla cidden 2019`da kendinden epeyce söz ettirmişti. Aradan geçen 1 yılın ardından yeni oyun gün yüzüne çıkmıştı bile. Dile kolay 16. oyun. 1987`den beri süregelen serinin yeni bir yapımı daha. Fakat benim adıma bir sorun vardı: Endişeliydim. Evet, FF7 çok hoştu ama Square Enix’in son yıllardaki dengesiz halleri ve seriyi belki de istemediğimiz bir yere götürme gayreti canımı mı sıkacaktı? Fragmanlar umut verici olsa da içimde hala garip bir his vardı. “Olsun” dedim kendi kendime. Nasıl olsa oynayıp görecektik. Ve o gün gelmişti artık. Oyunun ilk 2-3 saati bittiğinde anladım ki tüm şüphelerim ve endişelerim yersizmiş. Meğerse ömrümden çalınan bir 50 saat değil, serinin en iyilerinden birini 50 saat oynamakmış kaderim.

ACIMASIZ BİR HİKAYE

Final Fantasy dünyası zaman zaman karanlıklaşsa da hep ulaşılmak istenen o ideal dünyaların, fantastik diyarların bir yansıması olmuştu. Böyle bir oyuna da günümüz sıkıntılarını dahil etmesi biz oyuncuların dikkatini çekti tabii ki de. Toplumsal eşitsizlikler, adı konulmamış kölelik ve göçmen sorunu gibi dertler hepimizin gündemindeyken, yapan ekibin bunları ele alarak en baştan oyuncuyu çok tanıdık bir atmosfere sokmayı başarması cidden etkileyici bir performans.

Mothercrystal ve Blessing, Final Fantasy XVI içerisinde anlatılan hikayenin temel direkleri olarak sunuluyor. Bu kristaller Valisthea’nın (Oyunun geçtiği harita) çeşitli halkları için bir büyü kaynağıdır ve yüksek eter dağlarından toplanan bu kristallerin kullanımıyla dünya işlemektedir. Kristaller içecek bir şey doldurmaktan, demirhanenin ocağını yakmaya kadar her şey için kullanılıyor. Bundan dolayı kristaller ve getirdikleri güç, onları karşılayabilenler için rahat bir yaşam sağladığı için Valisthea’daki toplumlar onlara tamamen güvenmeye başlamıştır. Daha sonra da zaten bütün problemler bu kristallerden çıkmaya başlamıştır. Kaynaklar azaldıkça insanlar hatta krallıklar bile birbirleriyle savaşa girmeye başlıyor. Tüm bunların ortasında ise Dominant isminde sihir gücüyle Eikon denen fantastik canavarlara dönüşebilen insanlar var. Nükleer bomba konumunda oldukları için felaketlere gebe olabiliyor. Anlatırken az da olsa yoruldum ama birazda karakterlerin hikayede ki yerlerine girmek istiyorum. Zaten siz yavaş yavaş Game of Thrones`la bağdaştırmaya başladınız bence.

Sırada Rosaria krallığı ve çocuk Prens Joshua var. Onun Eikon güçleri serinin köklerinden yani Phoenix’ten geliyor. Aynı zamanda onun korumalığını da üstlenen ve bizim yönettiğimiz abisi Clive ile birlikte yola çıkıyorlar. Tabii trajik olaylar da takip ediyor. Yapımcılar o kadar özenerek ayrıntılamışlar ki grafikleri bir kenara koydum, karakter gelişimini özüne kadar hissediyorsunuz. Spoiler vermeden konumuza devam edelim en iyisi. Trajik olayların üstünden yıllar geçer ve Clive artık imparatorluğa hizmet eden bir asker konumuna gelmiştir. Ailesinden ve sadık kurdu Torgal’dan uzaklaştırılan karakterimiz kardeşi Joshua`dan da aldığı Phoenix gücüyle beraber kendi içinde bir yolculuğa çıkmaya başlıyor.

ÇOK YÖNLÜ KARAKTERLER

Clive, aktör Ben Starr tarafından zekice hayata geçirilen fantastik, çok yönlü bir kahraman. Onlarca yıl süren hikâye boyunca pek çok değişim ve gelişim geçiriyor, ancak her zaman son derece sevimli ve hemen hemen her zaman olduğu gibi ihtiyaç duyulduğunda herkes için bir baş belası olmaktan da geri kalmıyor. Oyuncu kadrosuna devam edersek yine mükemmel işlere imza atmış birilerini görüyoruz. Susannah Fielding tarafından canlandırılan Jill. Clive`ın çocukluk arkadaşı rolünde. Onu anlayıp her zaman yanında duran ve gerektiğinde empati kurup duygusal olarak yoğunlaşan Jill harika bir oyunculukla güzel bir yan karakter konumunda. Ve geldik Final Fantasy XVI içindeki en beğendiğim karaktere yani Cid`e. Ralph Ineson tarafından kusursuz bir şekilde seslendirilen karakter eski oyunlara göre fazlasıyla merkezci bir konumda bulunmakta. Çok doğal ve harika bir karizması var diyebilirim. Clive`ı bile etkilemeyi başarıyor. Zaten Clive’ın gerçek yolculuğu ve dönüşümü de Cid’le tanıştıktan sonra başlıyor. Daha da ileriye gidip de spoiler vermek pek istemiyorum.

DEVIL MAY CRY HAVASINDA OYNANIŞ

  • FINAL FANTASY XVI
  • FINAL FANTASY XVI

Dövüş sisteminin arkasında ki isim Ryota Suzuki. Yıllarını Capcom’da, Devil May Cry’ın dövüş sistemini tasarlayarak geçirmiş deneyimli bir isim. Bundan dolayı Devil May Cry’ın aksiyonunu benimsemiş harika ve riskli bir işe imzasını atmış. Bu sayede sıra tabanlı RPG kökenlerinden uzaklaştığını ve Final Fantasy XVI ile yıllardır üzerinde çalışılan bir dönüşümün gerçekleştiğini görebiliyoruz. Final Fantasy XVI`nın kombatı  tam anlamıyla bir aksiyon oyunu niteliğinde. Hızlı, esnek, son derece refleks odaklı ve hava komboları ile son derece güçlü büyü ve becerilerden oluşan devasa çeşitlilik göz alıcı bir aksiyona sebep olmayı başarıyor. FF VIII oynayanlar serinin ne kadar derin RYO elementleri barındırabileceğini hatırlarlar. Burada ise aldığımız iki üç kıyafetin ve özellik puanlarının pek de etkili olmayacağını söyleyebilirim.

TANRISAL VARLIKLARIN ÇARPIŞMASI

  • FINAL FANTASY XVI

Final Fantasy XVI`nın yarısı epik savaşlardan oluşuyor dersem bence yalan olmaz. Ki bu devasa savaşların çoğu Ifrith ve onun gibi tanrıların verdiği savaştan oluşuyor. Bunlar Final Fantasy III’ten beri farklı formlarda hayatımızda çağırılabilen yaratıklar. Bu yapımda da klasikleşmiş eikonlardan gidiyoruz. Ifrit, Shiva, Titan, Ramuh, Odin, Bahamut ve Phoenix harika ihtişamıyla bizlerle oluyor.  Örneğin Bahamut’un Dominant’ı gibi haşmetli veya Garuda’nın Dominant’ı Benedikta gibi hayatın tokatını yemiş yalnız olan, kendinden başka bir şey bilmeyen bir kadın. Tüm bu verdiğim örnekler Clive için dönüm noktası olmayı başarıyor. Oyunda sadece 3 adet Dominant`ın özelliğini kullanabiliyoruz. Clive her öldürdüğü Dominant`ın özelliğini kendine almak gibi bir yeteneğe sahip. Böylece az öncede söylediğim gibi yani oyundaki dövüş sisteminin çeşitliliğine geliyor konu.

İş bu tanrısal varlıklarla kapışmaya gelince yer yerinden oynuyor. İliklerimize kadar hissedebiliyoruz. Rahatlıkla oyun tarihindeki en epik karşılaşmalara hazır olun diyebilirim. Bunu derken de altı boş demiyorum. Hani buradaki bazı Eikon savaşları var ki zamanın God of War savaşlarıyla karşılaştırılabilir. Ayrıca bu savaşlar sırf aksiyon ve devasalık yönünden etkileyici değiller. İşin içine girdiğinizde kardeşlik de var intikam da, günahlarından arınma da var sevdiklerini korumak da.

Bu tarz sahnelerin görsel ve müzikal bakımdan harika kalitede işler olduğunu söyleyebilirim. Final Fantasy serisi 15 oyundur yapamadığını 16.oyununda başardığını ve artık bu konuda da yol gösterici bir etken olacağından eminim ve bu yapılanların yakın zamanda ise geçilmesinin de zor olduğunu belirtmek isterim.

DEVRİMSEL ÖZELLİK: ACTIVE TIME LORE

  • FINAL FANTASY XVI

Şimdi herkesin oyuna ilk başladığında kafasında oluşan soru bende de oluştu. Bu ACTIVE TIME LORE neyin nesi? Arkadaşlar bu nimet gibi bir şey. Hani oyunlarda olmasını geçtim büyük platformlarda yapılan dizilerde veya filmlerde olması gereken bir olay. Bununla birlikte büyük görevlerden önce gidecek olduğunuz bölge hakkında, yöneticilerin kimler olduğunu, müttefikleri hakkında bilgileri, düşmanları ve benzeri bilmeniz gerekenleri, ekibinizin bilgin kişisi size tarih dersi kıvamında aktarıyor. Bunun kulağa ‘okul’ gibi geldiğini biliyorum ama beni Valisthea diyarına sokmak ve orada vakit geçirmemi sağlamak anlamında epey güzel iş çıkardığını söyleyebilirim.

FINAL FANTASY XVI

Evet geldik sona. Bazı etkenlere değinmedim. Onlardan birisi optimizasyon ve fiyat çerçevesi. PS5`e özel bir oyun ama illaki ilerleyen zamanlarda diğer platformlara da gelecektir. Ben oyunu, 50-55 saatlik bir oynama süresiyle bitirdim. Bu süreyi, tüm etkinlikleri ve yan görevleri yapacağım derseniz 70 saate kadar uzatabilirsiniz. Optimizasyon olarak ise FPS`in 35-40`lara kadar gerilediği oldu. Ama bu pek göze çarpan bir sorun değil. Zira bu yıl çıkan önceki oyunlara bakarsak bayağı nimet gibi gelebiliyor insana. Fiyat konusunda ise bu yazıyı yazarken 799 idi. Ama tamamlarken 1499`ye kadar çıktı maalesef. PS5`iniz varsa oynamaya değer bir oyun olduğunu da eklemek isterim.

Final Fantasy XVI, büyük olasılıkla Final Fantasy oyunları için bir dönüm noktası olarak görülecek ve oynanışı tamamen aksiyon oyunu haline getirecek. Ancak umarım bu konuşma karanlık ve büyüleyici hikâyesini, unutulmaz karakterlerini ve her şeyi takip etmenize yardımcı olan yenilikçi yollarını gölgede bırakmaz. Tüm bunların yanı sıra harika oyunculuk ve muhteşem görselliği birleştirdiğinizde, harika bir şölen sizleri bekliyor.

CRYSTAL WARS: FINAL FANTASY XVI İNCELEME
Sonuç Olarak
Final Fantasy XVI, harika oyunculuk, muhteşem görsellik ve hoş bir hikaye ile bu yıl adını unutulmayacak yerlere yazmayı başarıyor.
Oynanış
7.3
Hikaye
7.8
Grafik
9
Atmosfer
8.5
Müzik
7.5
Okuyucu Derecelendirmesi0 Oy
0
Artılar
PS5`in gücü denilen muhteşem bir görsellik
Daha karanlık ve sır dolu bir temanın oyuna yakışması
Active Time Lore özelliğinin harika bir iş olması
Oynarken gaza getiren müzikler
Eikon savaşlarının muazzam ve epik olması
Akılda kalıcı karakterler ve sır dolu acımasız bir hikâye
Eksiler
Pek bir anlamı olmayan yan görevler
Hikayesi dışında boş boş gezindiğimiz açık dünyası
RYO elementlerinin zayıf kalması
Oyunda ilerledikçe düşmanların tekrara düşmesi
8

Leave a comment

0.0/5

Oynanış
Hikaye
Grafik
Atmosfer
Müzik
Toplam Puan